ANILAR
Nakleden : Ünal Açıkgöz
Açıkgöz sülalesinin Kızılcahamam ve Bolu taraflarından göç ettiğini söylemektedir.
Nakleden : Onur Çevik
Çevik sülalesinin Yozgat Akdağmağdeni taraflarından göç ettiğini söylemektedir.
Nakleden : Turgut Güleç
Güleç sülalesinin Konya Kulu taraflarından göç ettiğini söylemektedir.
Nakleden : Ganime Pamukçu
Kurtuluş savaşı yıllarında düşman askerleri köyümüze yaklaştığında köyümüz kadınları düşman askerleri kendilerine bir zarar vermesinler diye üzerlerine çamur ve hayvan pislikleri sürmüşlerdir.
Düşman askerleri artık iyice azgınlaştıklarında köyümüze baskın yapıp talan edecekleri gece, Çaldağı’nda bulunan türbenin etrafına da pislemişler. O gece yeşil sarıklı şehitler yardıma gelerek düşman askerini helak etmişler, düşmanlar burada çatlayarak ölmüşlerdir. Bundan sonrada bozguna uğrayarak geri çekilmişler ve Sakarya nehrinin sularında geberip gitmişlerdir.
M.Kemal Paşa savaşın en hararetli olduğu günlerde, olur ki düşman askeri Çaldağını Sivri’yi de ele geçirir endişesi ile köyümüze gelmiş, çeşitli araştırma ve incelemeler yapmıştır.
Orta pınarda oynayan çocuklara, Sakarya nehri üzerindeki Kocacıl köprüsünü bilip bilmediklerini sorar. Çocuklardan Kılıçların Nuri bildiğini söyler. Paşa, Nuri yi atının arkasına alarak köprüye giderler, burada köylülere köprüyü yıktırır. Kılıçların Nuri'ye giderken kendisini tanıyıp tanımadığını sorar, o da tanıdığı söyler. Paşa bu zeki ve gözü pek çocuğu çok sevdiğinden kendi yanında çalışmasını teklif eder, fakat Nuri bu teklifi kabul etmez. Paşa çocuğu orta pınara bırakarak, dikkat etmelerini tembihleyerek köyden ayrılır.
Köyümüzde bulunan türbelerden geceleri çıkan mum ışığı şeklindeki nurani ışıklar, birbirlerine doğru hareket ederlerdi; adeta birbirlerini ziyarete giderlerdi.
Bu nurlardan en büyüğü mezarlıktaki türbede yanar ve genellikle de diğer nurlar buraya giderlerdi. Bu üç nur uzun saatler beraber olduktan sonra ayrılıp tekrar türbelerin olduğu yerlerde gözden kaybolurlardı.